Yediyuz bin denetci kalkiyor
Posted by izzet GUVENILIR | | Posted on Cuma, Haziran 22, 2012
Okur-Yazarlık bile aranmıyordu
Önceki TTK’da; limited şirketlerde (ortak sayısı 20’yi aşmadığı sürece), denetçi zorunluluğu yoktu. Anonim şirketlerde ise denetçi zorunluluğu vardı ama denetçi olacak kişilerde, okur-yazarlık koşulu bile aranmıyordu.
14 Şubat 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu ile denetim olayı belli bir disiplin altına alındı ve anonim şirketler ile limited şirketlerin yani yaklaşık 700 bin şirketin Serbest Muhasebeci Mali Müşavir (SMMM) ve Yeminli Mali Müşavirlerce (YMM) denetlenmesi zorunlu kılındı. Ortakları bu kişilerden oluşan bağımsız denetleme kuruluşu da denetime yetkili olacaktı (Md.400).
Buna göre, yaklaşık 700 bin şirketin, muhasebecisi dışında ayrıca 700 bin bağımsız denetçi ile anlaşması gerekiyordu.
700 bin Denetçi mi 7 bin Denetçi mi?
Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun denetim ile ilgili 400. maddesi daha yürürlüğe girmeden değiştiriliyor. Denetimin SMMM ve YMM’lerce yapılabileceği şeklindeki madde yeniden düzenleniyor ve denetim yapacak olanların, Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu’nca belirleneceği vurgulanıyor.
Ancak, Yasadan SMMM ve YMM ibaresinin çıkartılmasından, bunların dışındaki kişilerin de denetim yapabileceği anlamını çıkarmak yanlış olur.
Top Bakanlar Kurulunda
Yeni TTK’da yapılacak olan değişiklikle; denetimin kapsamına girecek şirketlerin, Bakanlar Kurulu’nca belirlenmesi öngörülüyor (Md. 397/4).
Şu an itibariyle netleşen bir durum olmamakla birlikte, cirosu 50 milyon liranın üzerinde olan şirketlerin bağımsız denetime tabi tutulması şeklinde ağırlıklı bir görüş var. Böyle olursa, ilk aşamada bağımsız denetim kapsamına girecek şirket sayısı, mevcut şirketlerin yüzde 1’i ya olur ya da olmaz.
50 milyon liralık çıtanın aşağı çekilmesi halinde, çıtanın konulacağı yere bağlı olarak, bağımsız denetime tabi tutulacak şirket sayısı, mevcut şirketlerin yüzde 2 ya da 3’ü olabilir.
Beyin ölümü gerçekleşen şirketin fişi çekilecek
Gümrük ve Ticaret Bakanı Yazıcı’nın verdiği bilgiye göre; Türkiye’de 247 bini aşkın şirket, gayri faal durumda. Bu arada Maliye’nin Mayıs 2012 itibariyle, re’sen terk işlemine tabi tutarak kaydını sildiği mükellef sayısının 235 bin 781 olması da bu rakamı doğruluyor.
Bunların beyin ölümleri gerçekleşmiş ama hukuken varlıklarını devam ettiriyorlar. Bu şirketlerin de kısa sürede tasfiye edilmesi yoluyla fişlerinin çekilmesi suretiyle, hukuken de ticari hayattan çekilmeleri sağlanacak.
Anonim ve limited şirketlerin şahıs işletmesine dönüşmesi
Yeni Türk Ticaret Kanunu yayımlandığında; özellikle şirketten borç para çekme, internet sitesi ve en ufak bir olayda verilecek hapis cezası, şirket ortaklarının paniğe kapılmalarına neden oldu.
Mevcut şirketlerin, yüzde 80’i şahıs işletmesine dönüşme yollarını aradı.
Yeni TTK ve şahıs işletmesine dönüşme
Yeni TTK’ya göre, şahıs işletmesine dönüşmesi mümkün.
Ancak bunun için;
- Şirket paylarının tamamı devir alınacak,
- Ticari işletme, devir alınan adına tescil ve ilan edilecek.
KDV ve Kurumlar Vergisi’ne dikkat
Anonim ve limited şirketlerin, şahıs işletmesine dönüşmesinde, mevcut mal, demirbaş, arsa vs.’nin fatura edilmesi gerekiyor.
İşte bu aşamada, mal ve demirbaşlar için KDV, doğan kazanç nedeniyle kurumlar vergisi ödenmesi söz konusu olur. Yapılacak değişiklikle KDV ve kurumlar vergisi istisnası tanınsaydı, çok anlamlı olurdu.
Ancak Yeni TTK’da yapılacak olan değişiklikte; tartışmalı konular örneğin; şirkete borçlanma, internet sitesi ve hapis cezalarının çoğu düzeltildiği için şahıs işletmesine dönüşme olayından da büyük ölçüde vazgeçilmesi söz konusu.
Milyonlarca sayfalık gazete komedisine son
Yeni Türk Ticaret Kanunu ile getirilen, garip bir uygulama daha başlamadan sona eriyor.
Yaklaşık yediyüz bin şirkete; ortalama 20 sayfa olan döküman ve belgeleri, Ankara’da haftada beş gün yayınlanan, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan ettirmeleri zorunlu kılınmıştı.
Ondört Milyon Sayfalık ilan
Yediyüz bin civarındaki şirketin, her birinin ortalama 20 sayfalık ilanı, toplamda 14 milyon sayfa ediyordu. Bu ilanların, bir kaç aylık süre içinde yayınlanabilmesi için gazetenin her gün 200 -250 bin sayfa olması gerekiyordu!
Bu kadar hacimli gazeteyi taşıma, muhafaza ve istenildiğinde ibraz etme de başlı başına sorundu.
İlanı yaptırmayanlara ise, 73 bin liraya kadar adli para cezası, ödemezlerse 730 güne kadar hapis cezası vardı.
Yapılacak olan değişiklikle, dünyada örneği olmayan bu uygulama, daha başlamadan kaldırılıyor.
Bir annesinin kızlık soyadı kalmıştı
Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun en çok tepki toplayan maddelerinden biri de; işletmede kullanılan her türlü kağıt ve belgelerin, 1 Temmuz 2012’ye kadar (yönetim kurulu başkan ve üyelerinin adı soyadı, müdürlerin ve yöneticilerin adı soyadı, kayıtlı sermaye, ödenmiş sermaye, internet adresi vs. yazılarak) yeniden bastırılacak olmasıyla ilgiliydi.
Bunlara yazılması istenen bilgilere, o kadar çok ve ayrıntılıydı ki 11 Ocak 2012 tarihli yazımızda dayanamayıp bir annesinin kızlık soyadı eksik diye başlık atmıştık. Bu olayda da Avrupa’da var diye masal anlatılmıştı. Oysa yoktu!
Bilgileri her türlü kağıt ve belgeye yazdırmayanlara, 73 bin liraya kadar adli para cezası, ödemezlerse iki yıla kadar hapis cezası uygulanacaktı!
Önceki TTK’da; limited şirketlerde (ortak sayısı 20’yi aşmadığı sürece), denetçi zorunluluğu yoktu. Anonim şirketlerde ise denetçi zorunluluğu vardı ama denetçi olacak kişilerde, okur-yazarlık koşulu bile aranmıyordu.
14 Şubat 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu ile denetim olayı belli bir disiplin altına alındı ve anonim şirketler ile limited şirketlerin yani yaklaşık 700 bin şirketin Serbest Muhasebeci Mali Müşavir (SMMM) ve Yeminli Mali Müşavirlerce (YMM) denetlenmesi zorunlu kılındı. Ortakları bu kişilerden oluşan bağımsız denetleme kuruluşu da denetime yetkili olacaktı (Md.400).
Buna göre, yaklaşık 700 bin şirketin, muhasebecisi dışında ayrıca 700 bin bağımsız denetçi ile anlaşması gerekiyordu.
700 bin Denetçi mi 7 bin Denetçi mi?
Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun denetim ile ilgili 400. maddesi daha yürürlüğe girmeden değiştiriliyor. Denetimin SMMM ve YMM’lerce yapılabileceği şeklindeki madde yeniden düzenleniyor ve denetim yapacak olanların, Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu’nca belirleneceği vurgulanıyor.
Ancak, Yasadan SMMM ve YMM ibaresinin çıkartılmasından, bunların dışındaki kişilerin de denetim yapabileceği anlamını çıkarmak yanlış olur.
Top Bakanlar Kurulunda
Yeni TTK’da yapılacak olan değişiklikle; denetimin kapsamına girecek şirketlerin, Bakanlar Kurulu’nca belirlenmesi öngörülüyor (Md. 397/4).
Şu an itibariyle netleşen bir durum olmamakla birlikte, cirosu 50 milyon liranın üzerinde olan şirketlerin bağımsız denetime tabi tutulması şeklinde ağırlıklı bir görüş var. Böyle olursa, ilk aşamada bağımsız denetim kapsamına girecek şirket sayısı, mevcut şirketlerin yüzde 1’i ya olur ya da olmaz.
50 milyon liralık çıtanın aşağı çekilmesi halinde, çıtanın konulacağı yere bağlı olarak, bağımsız denetime tabi tutulacak şirket sayısı, mevcut şirketlerin yüzde 2 ya da 3’ü olabilir.
Beyin ölümü gerçekleşen şirketin fişi çekilecek
Gümrük ve Ticaret Bakanı Yazıcı’nın verdiği bilgiye göre; Türkiye’de 247 bini aşkın şirket, gayri faal durumda. Bu arada Maliye’nin Mayıs 2012 itibariyle, re’sen terk işlemine tabi tutarak kaydını sildiği mükellef sayısının 235 bin 781 olması da bu rakamı doğruluyor.
Bunların beyin ölümleri gerçekleşmiş ama hukuken varlıklarını devam ettiriyorlar. Bu şirketlerin de kısa sürede tasfiye edilmesi yoluyla fişlerinin çekilmesi suretiyle, hukuken de ticari hayattan çekilmeleri sağlanacak.
Anonim ve limited şirketlerin şahıs işletmesine dönüşmesi
Yeni Türk Ticaret Kanunu yayımlandığında; özellikle şirketten borç para çekme, internet sitesi ve en ufak bir olayda verilecek hapis cezası, şirket ortaklarının paniğe kapılmalarına neden oldu.
Mevcut şirketlerin, yüzde 80’i şahıs işletmesine dönüşme yollarını aradı.
Yeni TTK ve şahıs işletmesine dönüşme
Yeni TTK’ya göre, şahıs işletmesine dönüşmesi mümkün.
Ancak bunun için;
- Şirket paylarının tamamı devir alınacak,
- Ticari işletme, devir alınan adına tescil ve ilan edilecek.
KDV ve Kurumlar Vergisi’ne dikkat
Anonim ve limited şirketlerin, şahıs işletmesine dönüşmesinde, mevcut mal, demirbaş, arsa vs.’nin fatura edilmesi gerekiyor.
İşte bu aşamada, mal ve demirbaşlar için KDV, doğan kazanç nedeniyle kurumlar vergisi ödenmesi söz konusu olur. Yapılacak değişiklikle KDV ve kurumlar vergisi istisnası tanınsaydı, çok anlamlı olurdu.
Ancak Yeni TTK’da yapılacak olan değişiklikte; tartışmalı konular örneğin; şirkete borçlanma, internet sitesi ve hapis cezalarının çoğu düzeltildiği için şahıs işletmesine dönüşme olayından da büyük ölçüde vazgeçilmesi söz konusu.
Milyonlarca sayfalık gazete komedisine son
Yeni Türk Ticaret Kanunu ile getirilen, garip bir uygulama daha başlamadan sona eriyor.
Yaklaşık yediyüz bin şirkete; ortalama 20 sayfa olan döküman ve belgeleri, Ankara’da haftada beş gün yayınlanan, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan ettirmeleri zorunlu kılınmıştı.
Ondört Milyon Sayfalık ilan
Yediyüz bin civarındaki şirketin, her birinin ortalama 20 sayfalık ilanı, toplamda 14 milyon sayfa ediyordu. Bu ilanların, bir kaç aylık süre içinde yayınlanabilmesi için gazetenin her gün 200 -250 bin sayfa olması gerekiyordu!
Bu kadar hacimli gazeteyi taşıma, muhafaza ve istenildiğinde ibraz etme de başlı başına sorundu.
İlanı yaptırmayanlara ise, 73 bin liraya kadar adli para cezası, ödemezlerse 730 güne kadar hapis cezası vardı.
Yapılacak olan değişiklikle, dünyada örneği olmayan bu uygulama, daha başlamadan kaldırılıyor.
Bir annesinin kızlık soyadı kalmıştı
Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun en çok tepki toplayan maddelerinden biri de; işletmede kullanılan her türlü kağıt ve belgelerin, 1 Temmuz 2012’ye kadar (yönetim kurulu başkan ve üyelerinin adı soyadı, müdürlerin ve yöneticilerin adı soyadı, kayıtlı sermaye, ödenmiş sermaye, internet adresi vs. yazılarak) yeniden bastırılacak olmasıyla ilgiliydi.
Bunlara yazılması istenen bilgilere, o kadar çok ve ayrıntılıydı ki 11 Ocak 2012 tarihli yazımızda dayanamayıp bir annesinin kızlık soyadı eksik diye başlık atmıştık. Bu olayda da Avrupa’da var diye masal anlatılmıştı. Oysa yoktu!
Bilgileri her türlü kağıt ve belgeye yazdırmayanlara, 73 bin liraya kadar adli para cezası, ödemezlerse iki yıla kadar hapis cezası uygulanacaktı!
İşletme sahipleri soruyordu;
- Bu kadar bilgi, küçücük yazar kasa fişine nasıl yazılacak?
- Yeni müdür veya yönetici işe başladığında ya da ayrıldığında, belgeler ve kağıtlar baştan mı bastırılacak?
- Her ortak farklı tarihte, sermaye taahhüdünün bir kısmını ödedikçe, kağıtlar ve belgeler yeniden mi bastırılacak?
- Banka dekontuna 1.000 şube müdürü okunaklı olarak nasıl yazdırılacak?
Şükrü KIZILOT, 22 Haziran 2012
Comments (0)
Yorum Gönder