Türk Çarşısı Projesi
Posted by avni engullu | Posted in Avni Engüllü, Tarih | Posted on Çarşamba, Mart 24, 2010
Bunu duyunca, Makedonca konuşmaya başladım o bozuk Makedoncamla: “Lele Boje, pak uşte edno proje!” (Aman Tanrım, yeniden bir proje!) Makedonya'da yaşadığıma göre, Makedoncam bu kadar da bozuk olamaz. Sonra Makedonca resmi dildir Makedonya'da. Hasbel kader şiirle uğraşmamın etkisi altında kaldım. Buradan giderek, kafiyeli geldiğinden “projekt” yerine “proje” dedim. Durumumuza ağlamalıyız… Ama biraz güldüreyim sizleri…
Üsküp her işin başıdır Yahya Kemal'e göre. Başkenttir çünkü! Tarihte dahi hep başkentmiş... Şu anda Makedonyanın resmi başkentidir... Balkanlarınsa doğal başkenti Üsküp! Önemsenen bir yerdir! Asırlarca bu böyle devam ediyor... Üsküp önemini koruyor...
Ondandır Makedonya hükumetinin projeler hazırlaması.... Kafaları karıştırması!
Kim neyi konuşsa, konu projelerdir. Başka konudan girersiniz, konu döner dolanır projelere gelir.... Uzun lafın kısası: Projeler, Makedonya'da tartışma konusu oldu. Aslında yapıldı! Yapılmasaydı, olmazdı! Yapıldı işte! Üsküp-2014 projesiyle Makedonya hükumeti tartışmaların başlamasına sebep oldu. Tartışmalarda icraata geçildi bile!
Heykeller kenti Üskübüm, heykeller diyarına dönecektir andığım projelerle! Gerçekleşirse demeyin... Bahse girerim ki, vatandaşlar olarak susarsak, proje de gerçekleşecektir, projeler de! Başladı bile... Dedim ya bu önemli ve Makedonya'nın olmazsa olmazı projelerin ardında hükumet duruyor. Bunlardan ilki projeye benzemeyen bir proje! Projeyi destekleyenler, "ırkçı" bir projenin ardından ne geleceğini unutuyor! Önemsemiyor! Aldırış etmiyor... yor... yor... yor...
Burada unutulan bir şeyi görür oldum: Bir proje, başka bir projeyi doğurur!
Şimdi "Çarşı projesi" güncel! Bu proje başka bir projenin ürünüdür. Üsküp-2014'ün yani!
Olsun, bizde para var bu gibi şeylere… Proje üstüne proje yapalım!
Üsküb' ü sonsuzlara kadar severim. Üsküp' lüyüm! Üsküp’teki torunum, babam tarafından 12. kuşak Üsküp' lü. Şaşmayın… Benden eski Üsküp' lü de vardı… Rahmetli Hacı Hüda Hümmaşah, Hümmaşah’ların son temsilcisiydi Üsküpte.
Üsküp Çarşısı |
Bunu duyunca (yani projeyi) Makedonya’da, üstelik Üsküp’te böyle bir şey olabilir mi? Diye düşündüm… Bunu, Üsküp-2014 (mimari anlayışı dışında) projesine tepki olarak algıladım. Sonra “proje” gitti, tepki kaldı. Doğrudur etki, tepkiyi getirir. Fizik kanunudur bu… Ben senin tokadını hissedince etkidir. Senin elinin acıması tepki olur… Buradan çıkacak sonuç şudur: Sen bana ne kadar hızlı vurursan, elin de o kadar acıyacaktır...
Aman canım... Neden bahsediyorum! Gelin de kebap yemeye çarşıya dönelim…
Bir oturdum... Çarşıda kebabçı mı yok sanki! Şimdi rahat rahat devam edebilirim... hatta karşımda Cerc Kastiotinin heykeli... Osmanlıya karşı savaşa hazır vaziyette...
Söyleyeceklerimin devamını kendi ağzımdan anlatmayacağım… Baba annemin arkadaşı Lenka Teyzenin ağzından dile getireceğim… O, eski doğruları isteyen biriydi… Makedon’du. Ama bugünküler gibi değil, eski Makedonlardandı… Bazıların söylemlerine göre, Büyük İskender zamanındandı… Yakında Merkezde görülecek Aleksandar Makedonski zamanından yani...
Ancak Tetka Lenka, hatırladığı ve bildiği eski çarşıyı görmek isterdi… Onun adı: Örtülü Çarşı'ydı. Türk sözünü kullanmaya gerek duymazdık. O zamanlarda, Üsküpte yaşayanların çoğu Türk olduğundan Türk çarşısından başka ne olabilirmiş!
Eski zanaatların yaşadığı bir yermiş Örtülü Çarşı...Bugün: Kazancılar, Yorgancılar sokakları bunu göstermiyor mu? Örtülü Çarşıdaki (Turska Pokriena Çarşiya) eski esnaf "ahi dostluğunu" yaşardı. Çarşımızda bugün süren esnaf anlayışını yaşamış olsaydı, tekrar ölmek isterdi Lenka Teyze… Baba annemi sormayın… Murat Paşa camiinin içli dışlı eski halini görmek isterdi… Ben de görmek isterdim! Üsküplü saatçi Besim Efendi mezarından kalksa ve bakımını üzerine aldığı caminin halini görseydi, dayanamayıp mezarına dönerdi hemen...
Çarşının arka girişinde İskender Beyin (Cerc Kastrioti) Anıtı oraya dikildiyse, neden ortak kültürümüzün değeri Fatih’in Anıtı çarşımızın ortasında görülmesin… Fatih Sultan Mehmet’in yani… Neden, ortak kültürümüzden gelen anıtlar dikilmesin çarşıya? Karşıyaka’da bir sürü saçmalıklara yer verildiğine göre, “bizim” tarafı anlamlı bir ortama çevirmeliyiz… Mimarlarımız var… Mimari değerlerimizi bozanların olduğu gibi…
Eskiden halk arasında “Sırp kilisesi” olarak bilinen kilise, tekrar inşa edildi… Ancak eski halinde değildir... Makedon hoşgörüsü bu işte! Hoşgörü Osmanlı'daydı! Osmanlı hoşgörüsü herkesçe biliniyor, bugün neden ret ediliyor! Anlamış değilim!
Kafam karıştı. Ret edenlerin hepsi böyle mi? Değildir… Ama olanlar da vardır! Hele hükümet… Hele meclis… Hele devlet!
Çarşı yüz tane camiyi taşıyamaz. Yeni cami gerekir mi? Evet… Nüfus arttı… Müslümanlarda namaz cemaatle kılınmalı… Günde beş defa…
Buna rağmen, 2014 Üsküp projesinin getirdiği anlayış dışında bir Örtülü Çarşı görmek istiyorum… Örtülü Çarşı projesinin bir tepki olmasından yana değilim. İhtiyaçlara uyan bir çarşı projesi olmalıdır… İtikadımıza dayanarak, tarihte Haçlı savaşlar yapan bir millet değiliz… Haçlı seferlerine karşı gelen bir milletiz… Dilediğim, Haçlı seferleri zihniyetini taşımayan mimariyi anlayanlardan proje yapılsın… Herkesin kabulleneceği bir mimari çözüm olsun… Eskisi gibisinden gece geç vakitte içini gezdiğim, Ramazan geceleri çayımı yudumladığım Çarşımızı, eski canlılığına döndürecek anlayışta bir proje olsun isterim. Lenka Teyzeyle Baba annemin beğenecekleri bir mimari çözüm olmalı… O iki kadın, bu projeyi beğenmeseler, çarşıdan bana ne!
Üsküp’ü daha da ayıracak bir proje var zaten önümüzde… İkincisine ne gerek… "Bizim" çarşı projesi birleştirici proje olmalı… İbret almalı ötekisinden… İbret olmalı ötekisine…
Yapacağımız çok yanlı bir proje olmalı... Dini veya tek içerikli bir proje olmamalı… Dini etki gösteren projeler, dini tepki gösterecek projelerin ortaya çıkmasına sebep olur… Daha başka şeylerin de çıkmasına sebep olduğu gibi… Allah korusun diyorum…Ve korkuyla yerimden kalkıyorum!
”Her sabrın, bir sınırı vardır” derdi eskiler! Bunu yakın geçmişte gördük… Allah’ıma tek yalvardığım şudur: Onu bir daha göstertmesin... Bize de, başkalarına da...
Comments (0)
Yorum Gönder